Dış cephe malzeme seçiminde pek çok unsur göz önünde bulundurulur. Yüzeysel bir aşınma ise mimarın seçeceği her malzemede bir miktar olacaktır. Cephe eğer sağlıklı bir şekilde aşınıyorsa bu yapıya güzellik bile katabilir. Ancak aşınma ile kısa sürede yalıtım zafiyetleri, dökülmeler, kopmalar ve renkte kötü görüntü gibi sorunlar ortaya çıkıyorsa yanlış bir tercihin söz konusu olduğunu söyleyebiliriz.

Dış cephe dizaynında geniş bilgi birikiminden kaynaklanan unsurlar dikkate alınır. Bunların arasında; çevre ve mimari tercihler, yapının fonksiyonu ve kültürel değerler; statik, fiziksel ve kimyasal cephe malzeme özellikleriyle beraber konfor bulunur. Dış malzeme de bu sistemle beraber değerlendirilip seçilir.

Yapı-Endüstri Merkezi bünyesinde gerçekleştirilen ve yapı sektörünün prestij ödülleri olarak anılan ‘ALTIN ÇEKÜL Uluslararası Yapı Kataloğu Ödülleri’ni destekliyorsunuz. Yapılan başvurular arasında yalıtım alanında dikkat çeken projelere yönelik bir değerlendirme yapacak olursanız neler söylersiniz?

Cephenin yapım amacı dış etkilere karşı yalıtımdır. Bu değerle beraber yukarda belirttiğim gibi mimari, yapı sistemi ve diğerleri gelir. Yapı malzemelerinde son teknolojiyi kullanmalı ve farklı önerileri de değerlendirmeliyiz. 

Altın Çekül, sektör tarafından tanınan ve oturmuş sistemiyle sektörümüze değerli katkı veren bir programdır. 

Yalıtımda gerekli parametreleri sağlayan veya ona katkı veren her bilgi, çalışma ve proje alkışlanmalıdır. 

Enerji verimliliğinde yalıtımın önemi konusunda sektördeki bilinci nasıl değerlendirirsiniz? CEPHEDER olarak bilincin oluşması doğrultusunda gerçekleştirdiğiniz eğitim, seminer ve benzeri faaliyetleriniz var mı? Hem gerçekleştirdiğiniz eğitimlerden hem de cephe yalıtımına dair çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Doğru yalıtımın oluşması noktasında gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınız nelerdir?

Sektörde çalışan kesimler artık yalıtımın değerini biliyor ve yalıtımın uzman firmalar tarafından yapılmasını doğru buluyor. Bizim de son kullanıcı ve uygulayıcıların aynı görüşlere sahip olması için çalışmamız gerekiyor. Aksi takdirde uygulayıcıların ve ihtisas firmalarının dışlanması pek çok problemi beraberinde getirebilir. CEPHEDER genç bir dernek, üzülerek söylüyorum ki pandemi dönemindeki faaliyetlerimizin özellikle yüz yüze gerçekleşenlerinde duraklamalar meydana geldi. 

CEPHEDER, pandemi öncesinde ticaret odaları, Mimarlar Odası ve derneklerle beraber şirketlerin malzeme yeniliklerini ve sağlıklı uygulama detaylarını çeşitli toplantılarla yurt genelinde anlatıyordu. Bu toplantılarla ilgili hem şirket hem de uygulayıcılardan olumlu geri dönüşler alındı. Ayrıca Çatı- Cephe Sempozyumuna ortak düzenleyici olarak katkı vermeye çalışıyordu. Teknik komitemiz vasıtasıyla tipik cephe doğru yalıtım ve uygulama kılavuzu çıkartmaya çalışıyorduk. Bu çalışmalarımız sonraki süreçlerde tabi ki devam edecek…

“Mantolama ve giydirme cephe aynı amaca hizmet eden uygulamaları farklı yapı sistemleridir” 

Giydirme dış cepheler ve mantolama birbirine çok benzese de aralarında teknik, uygulama ve malzeme açısından büyük farklılıklar bulunuyor. Sağlıklı bir yalıtım için öncelikle bu ayrımın iyi bilinmesi ve ona uygun malzeme seçilmesi gerekiyor. Bu noktada iki yalıtım uygulaması arasındaki temel farklar ve dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?

Mantolama ve giydirme aynı amaca hizmet eden yapı sistemleri olsa da uygulamaları farklıdır. Mantolama, yapı taşıyıcı sisteminin üzerine veya dış duvarlarına yapıştırılan ya da mekanik bağlanan çeşitli katmanların sonucunda ortaya çıkar. Giydirme cephede ise yeni bir yardımcı taşıyıcı sistem ortaya konur ve farklı malzeme katmanlarıyla ile kaplanır.

Bu sistemler arası tercihi de tüm faktörleri de dikkate alarak mimarlar yapmalıdır. Burada dikkate alınması gereken pek çok nokta bulunduğu için her ikisi de yukarda bahsettiğim gibi ihtisas firmaları ile uygulanmalıdır. 

Isı yalıtımı sayesinde elektrik ve doğalgaz faturaları yarı yarıya azalırken, karbon salımından kaynaklanan çevre kirliliğinin de önüne geçiliyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında enerji verimliliğinin sağlanması için “Fit for 55” paketi gündeme geldi. Bu bağlamda yalıtım sektöründe atılması gereken adımlar nelerdir? CEPHEDER olarak bu konu hakkında çalışmalarınız mevcut mu?

Öncelikle “Fit for 55” Avrupa Birliği’nde çok geniş kapsamlı ve bana göre özellikle son yıllarda insanlık olarak yaşadıklarımızla beraber değerlendirmek gerekirse toplum için oldukça kıymetli bir çalışma. Biz ne kadar uygulayıp içine girebileceğiz bunu henüz kestirmek oldukça zor. 

Yalıtım cephenin yapılma gayesi ve fonksiyonu olarak ifade edilebilmektedir. Bu bağlamda CEPHEDER’in yalıtım konusunda detaylarda yalıtım firmalarıyla, genelde üyemiz olan diğer malzeme üreticileri ve uygulayıcı firmalarla koordineli çalışması devam edecektir.  

Röportajımızın sonuna gelirken eklemek istedikleriniz var mıdır?

Son dönemde yaşananlar insanlığı pandemi, iklim değişikliği, anarşi vs. çok değişik tehditlerin beklediğini gösteriyor. Gelecekte artık virüs yalıtımı da konuşulacaktır, cephe ve çatıda hortumlar, seller ve güvenlik de konumuz olacaktır. Mimarlık sektörü artık bu konuları da dikkate alarak çalışmalarına devam edecektir. Ayrıca cephe konusunda yapılacak çalışmalarda da bu değişimler etkili olacaktır. Bu nedenle şimdiden analizler yaparak çalışmalara başlanmalıdır. CEPHEDER olarak birçok konuyu gündemimizde tutuyoruz.